Press "Enter" to skip to content

Yaşasın Muzaffer Azerbaycan Ordusu!

Dr. Yücel Karauz

Son yeniləmə: 26 İyun 2022 10:28

Dr. Yücel Karauz, Türkiye’nin Azerbaycan Büyükelçiliği Eski Askeri Ataşesi. Özel olarak bayraqdar.info için

1. Giriş

Bir ordunun değerlendirilmesi liderlik, personel, istihbarat, harekat, lojistik ve komuta kontrol faaliyetlerini geliştirmesi, teşkilat etkinliğinin sağlanması, barışta ter dökülmesi, modern silah sistemlerine sahip olmasına göre değerlendirilir. Azerbaycan ordusu 104 yıl, özellikle de son 31 yılı değerlendirildiğinde sıfır noktasından bugün dünyanın en güçlü ülkeleri arasında 50’li sıralara kadar yükselmiştir. Ordu kuruculuğu zor, meşakkatli ve zaman isteyen, diğer Milli güç unsurları ile beraber değerlendirilmesi ve koordine edilmesi gereken bir faaliyettir. Azerbaycan’ın bu günlere nasıl geldiğini zamanca safhalara ayırmanın konunun tam anlaşılması için gerekli olduğunu değerlendiriyorum.

2. Azerbaycan Silahli Kuvvetleri gelişim safhaları

A. 1917-1920 dönemi

Yeni Azerbaycan Cumhuriyetinin yaratılması, Azerbaycan kolordusunun yaranması, Bakü’nün azat edilmesi, birinci cumhuriyet dönemi faaliyetlerini kapsar. Bu dönemde modern bir ordudan bahsetmek mümkün değildir. Daha ziyade yerel savunma güçleri olarak faaliyet gösterilmiştir.

B. 1920-1971 dönemi

Oluşturulan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği ile ülkenin ordu ve savunma ihtiyaçlarının merkezi idare planlamasına bırakılması dönemini kapsar. Azerbaycan dahil, Rusya hariç hiçbir ülkenin silahlı kuvvet oluşturması ve savunma sanayii faaliyetlerine izin verilmediği dönemdir. Azerbaycanlılar askerlik olarak hiçbir zaman etkili yerlere getirilmemişler ve uzak ülkelerde sıradan görevlerde kullanılmışlardır.

C. 1971-2003 dönemi

Azerbaycan’ın umummilli liderinin gelinen durum çerçevesinde güçlü bir ordu kuruculuğuna olan ihtiyacı göz önünde bulundurarak Nahçivanski Askeri okulunu 1971 yılında Bakü’de yaratması Azerbaycan’ın yakın askeri tarihi açısından bir ilk ve en önemli adımlardan biridir. 1988 yılından itibaren artan Ermeni saldırıları ve Rusya destekli Ermenistan’ın toprakları işgali dönemidir. 1991 yılında Azerbaycan ordusu diye bir ordu yoktur ve dünya orduları ile mukayese edilecek durumda dahi değildir.

Ordu yerine düzenli yerel milis kuvvetlerden bahsetmek daha doğru olacaktır. 1. Karabağ savaşından sonra umummilli liderin milli güç unsurlarına ağırlık vermesi, Türkiye’den ilk eğitim gruplarının gelmesi, başta Türkiye olmak üzere diğer muasır ülkelere askeri öğrenci gönderilmesi, NATO ile ilgili projelere katılım, asrın anlaşması ile güçlenen ekonomik gücün askeri güce dönüştürülmesi bu dönemin en belirgin özellikleridir.

D. 2003-2020 dönemi (Muharipleşme, Modernleştirme)

Cenap Prezident İlham Aliyevin iktidar bayrağını devralması ile beraber Ordu kuruculuğuna verilen önem daha da artmış. Güçlü devlet olmak, topraklarını öz başına azat etmek, müstakilliğini korumak için güçlü ordu ihtiyacı ortaya konarak. Ordu kuruculuğunun gerekleri olan liderlik, personel, istihbarat, harekat ihtiyaçları, lojistik, Türkiye başta olmak üzere modern ve güçlü orduları olan ülkeler ile işbirliği, NATO’nun faaliyetlerine entegrasyon konularına ağırlık verilmiştir.

Bu dönemde silahlı kuvvetler emrindeki Sovyet yapımı, eskimiş askeri tekniği yenilemek, onu en yeni teknolojiler bazında hazırlanmış modern savaş araçları ile donatmak, ayrıca silahlı kuvvetlerin özel heyetinin sosyal durumunu iyileştirmek ve askeri eğitimde yeni yöntemi uygulamak gerekliliği oldu. Ülke askeri masraflarını arttırmakla paralel şekilde askeri-teknik alanda yoğun ortaklık yaptığı ülkelerden yeni silah sistemleri ve savaş araçları elde etti. Bu zaman Hava Kuvvetleri, Kara Kuvvetleri, sınır birliklerinin, hava savunma birliklerinin savaş kabiliyetinin arttırılması ile ilgili ihtiyaçlar baz alınarak yapılmıştır. Azerbaycan kendi ordusunun silah ve mühimmat ile donanımında yabancı ülkelerden bağımlı olmamak için ulusal askeri sanayisini de biçimlendirmiş. 2005 yılında tesis edilen Savunma Sanayii Bakanlığı kurumlarında şu anda yüzlerce isimde askeri amaçlı ürün üretilmektedir.

Öncelikle sorunların diplomasi yoluyla çözülmesine, barışa şans verilirken, Ordu her geçen gün güçlü hale getirilmiştir. Bu dönemde Gebele’de bulunan Rusya askeri varlığına son verilmesi çok önemli bir aşamadır. Ayrıca 2016 Nisan muharebeleri ile Ordu Başkomutanın vereceği emirleri yerine getirebileceğini tüm dünyaya göstermiştir. Nisan muharebelerinden alınan dersler ve tecrübeler Ordu kuruculuğunu daha mükemmele götürmek için sisteme entegre edilmiştir.

Türk silahlı kuvvetleri ile artan entegrasyon faaliyetleri, 2010 ve 2016 yılında yapılan anlaşmalar ile sıkı işbirliği dönemidir.

Diplomasinin artık tükenmiş olması, Ermenistanın hukuk tanımazlığı ve Azerbaycan toprakları üzerindeki tecavüzlerine devam etmesi sonucu Azerbaycan’ın tamamen kendi milli güç unsurları ile yürüttüğü Büyük vatan muharebesi sonucu topraklarını azad etmiştir.

E. 2020-2022 dönemi (Şuşa Beyannamesi, Türk ordu modeline geçme)

Zafer paradı esnasında Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev güçlü bir ordunun Azerbaycan’ın ihtiyacı olduğunu belirterek, değişim ve gelişimin devam edeceğini Vatan Muharebesi tecrübeleri ışığında Türk ordu modeline geçileceğini ifade etmiştir. Sözde ve niyetle belirtilen bu husus Şuşa Beyannamesi ile hayat bulmuştur.

44 günlük savaş modern zamanlarda yürütülen konvansiyonel harpler düşünüldüğü zaman çok kısa bir süredir. Vatan muharebesi esnasında Azerbaycan hem müşterek, hem de birleşik harekat icra ederek, 28 yıldır mayın ve engel sistemleri ile tahkim edilen mevzileri ezip geçmiş ve topraklarını özgürleştirmiştir. Ermenistan ordusu ve devleti tarihte çok az örneği olacak şekilde yenilgiye uğratılmış ve Ermenistan ateşkes ve teslim olma anlaşması istemek zorunda kalmıştır. Azerbaycan ordusu hem karada, hem havada, hem de hava savunma faaliyetlerinde kahramanlık ve vatanseverlikle yoğrulmuş özel kuvvetler harekatıyla diğer modern ülke ordularına rol model olacak şekilde askeri harekat icra etmiştir. 183 ülke içerisinde Azerbaycan ordusu 50’li güçlü ordu seviyesine ulaşarak Kafkasların en güçlü ordusu durumundadır.

Teşkilatta etkinliği kapsamında tüm teşkilatlar gözden geçirilmiş Kara Kuvvetleri Komutanlığı oluşturulmuş, Modern Eğitim öğretim faaliyetleri kapsamında Milli Savunma Üniversitesi oluşturulmuş, Çağın gereklerine uygun Muharipliğin arttırılması kapsamında Komando birlikleri yaratılmıştır.

3. Sonuç ve değerlendirme

Azerbaycan Sovyetler Birliği’nden ayrılan ülkelerden son 30 yılda Silahlı kuvvetlerini milli güç unsurları ile beraber en muharip ve en modern ordu haline getiren devlettir. Bunun sonucu, Azerbaycan Güney Kafkasya’nın en güçlü silahlı kuvvetleri olarak bölgede kendi konumunu güçlendirmiştir. Azerbaycan’ın güçlü silahlı kuvvetlere sahip olması ülkenin toprak bütünlüğü ve egemenliğinin silahlı kuvvetleri vasıtasıyla çözmesi, Karabağ sorununun uluslararası hukuk ilkeleri temelinde çözümünü sağlamıştır.

Ali başkomutan İlham Aliyevin 19 yıl boyunca Ordu kuruculuğuna verdiği dikkat önem ve aldığı tedbirlerle Güçlü Devlet ve Güçlü Ordu yaratmıştır. Hem siyasi, hem de askeri lider olarak Zafer ve Güçlü orduya damgasını vurmuştur.

Sadece Azerbaycan’ın değil, tüm Türk dünyasının zaferi olan Karabağ zaferi tarihe altın harflerle geçmiştir. 83 milyon Anadolu Türkü ve 300 Milyon Türk dünyası olarak bize bu onur ve gururu yaşattığınız için minnettarız. 1000 YIL geçse de Büyük Vatan Muharebesi Türk Siyasi ve Askeri tarihindeki ucalarda dalgalanmaya devam edecektir.

Bizim bu gururu yaşamamızın sebepkarı olan tüm şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükran ile anıyorum.

Yaşasın Şanlı ve Kahraman Azerbaycan Ordusu! Yaşasın galip ve muzaffer Azerbaycan devleti! Yaşasın galip ülkenin galip Ali Başkomutanı Cenap İlham ALİYEV!

Mission News Theme by Compete Themes.